HyperX’ten Yüksek Kapasiteli DDR4 Predator ve Savage RAM Kit’leri

Kingston Technology’nin iştiraki olan HyperX, yeni Savage 128 GB DDR4 RAM kit’ini ve Predator 64 GB DDR4 RAM kit’ini duyurdu. Yeni yüksek kapasiteli RAM kit’leri, performans meraklıları için raflarda yer bulmaya hazırlanıyor.

Oyun ve performans tutkunları için geliştirdiği ürünlerle dikkat çeken HyperX, yeni DDR4 Predator ve DDR4 Savage RAM kitleri ile en yüksek performansı hedefleyenlere çözüm sunuyor.

Her biri 16 GB’lık 8 modülden oluşan yeni 128 GB’lık HyperX Savage DDR4 RAM kit’i 2666 MHz frekans hızında işlem yapıyor. Oyun meraklıları, video düzenleme ile uğraşanlar ve 3D render yapanlar için kusursuz çözüm sunan 128 GB’lık HyperX Savage DDR4 RAM kit’i, yüksek kapasitesi ve performansıyla sisteminizin zorlu görevlerin üstesinden kolayca gelmesini sağlıyor.

16 GB’lık 2’li ve 4’lü kit’ler şeklinde kullanıcıların beğenisine sunulan 32 ve 64 GB’lık HyperX Predator DDR4 RAM kit’leri, 3000 MHz frekans hızıyla en yüksek performansı hedefleyenler için öneriliyor. HyperX’in performans canavarı RAM ailesi Predator’un yeni kit’leri, en ufak bir hız kaybına bile katlanamayanlar için ideal çözümü oluşturuyor. HyperX’in yeni DDR4 RAM kit’leri, ömür boyu garanti kapsamıyla satışa sunuluyor.

Türkiye’de En Çok Aranan Yabancı Dizi Hangisi?

Yandex, 2015 başından bu yana yapılan yabancı dizi aramalarını inceledi. Yapılan analize göre Türkiye’de İnternet kullanıcılarının en çok aradığı yabancı dizi Game of Thrones olurken, onu sırasıyla Teen Wolf ve Walking Dead izledi. Son dönemde adından sıkça söz ettiren Breaking Bad ve Arrow gibi diziler de ilk 10 içinde yer aldı.

Yandex, Türkiye’de İnternet kullanıcılarının en çok aradığı yabancı dizilerin hangileri olduğunu analiz etti. Güçlü video arama özelliği ile kullanıcıların aradıkları videoları kolayca bulmasını sağlayan Yandex’in 2015 başından bu yana yapılan aramalar üzerinde yaptığı araştırmada, en çok aranan yabancı dizi Game of Thrones oldu. George R. R. Martin’in kitaplarından uyarlanan ve tüm dünyada büyük yankı uyandıran Game of Thrones, Türkiye’de de en çok merak edilen yabancı diziler arasında ilk sırada yer aldı.

Yandex’in analizine göre Game of Thrones’u ise hali hazırda 5. sezonu devam eden fantastik gençlik dizisi Teen Wolf izledi. Sıralamada üçüncü sırada ise aslen bir çizgi roman uyarlaması olan ve 6. sezonu Ekim ayında başlayan Walking Dead yer aldı. Yılbaşından bu yana yapılan aramalara göre ilk üç diziyi, sırasıyla Supernatural ve Arrow dizileri izledi. Son dönemde adından sıkça söz ettiren Breaking Bad ise, yeniden başlaması gündemde olan Prison Break’in ardından 7. sırada yer buldu.

Yandex’in araştırmasına göre Türkiye’de İnternet kullanıcılarının en çok aradığı ilk 10 yabancı dizi şu şekilde sıralandı.

1-Game of Thrones
2-Teen Wolf
3-Walking Dead
4-Supernatural
5-Arrow
6-Prison Break
7-Breaking Bad
8-The Vampire Diaries
9-Pretty Little Liars
10-Shameless

Microsoft, Windows 10’da Yandex’i Tercih Etti

Microsoft, en yeni işletim sistemi Windows 10’da kullanıcılarına yerel anlamda uygun bir arama deneyimi sunmak hedefiyle Yandex’i tercih etti. Türkiye, Rusya, Belarus, Kazakistan ve Ukrayna başta olmak üzere bölgede bulunan çok sayıda ülkede Windows 10 işletim sisteminde yer alan Microsoft Edge ve Internet Explorer tarayıcılarında açılış sayfası ve varsayılan arama motoru Yandex olacak.

Microsoft ve Yandex, Türkiye, Rusya, Belarus, Kazakistan, Ukrayna ve bölgedeki daha bir çok ülkede insanların Windows 10 ile daha özel bir kullanıcı deneyimi yaşayabilmeleri için stratejik bir iş birliğine gittiklerini duyurdu. Windows 10 işletim sistemli cihazlarda yer alan Microsoft Edge ve Internet Explorer (IE) tarayıcılarında Yandex varsayılan açılış sayfası ve arama motoru olarak sunulacak.

İki şirket arasında yapılan anlaşma ile Microsoft, Windows 10 işletim sistemli cihazlarda Yandex arama motoru ile kullanıcılara yerel bir arama deneyimi sunacak. Windows 10, orijinal Windows 7 ve Windows 8 kullananlar için ilk yıl ücretsiz olarak sunuluyor.

Anlaşmanın geçerli olduğu ülkelerde kullanıcılar Windows 10’un sunduğu avantajları özel bir Yandex tanıtım sayfası üzerinden görebilecek, bu sayfa üzerinden Windows 10’u resmi olarak indirip, kullanabilecekler. Hazırlanan özel Yandex sayfasında ayrıca Windows 10 ile yapılabilecekler de detaylıca görülebilecek.

“Dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılarımızın seveceği bir Windows 10 deneyimi sunmaya kendimizi adadık. Bunun için izlediğimiz yollardan biri ise kullanıcılarımıza yerel anlamda uygun deneyimler sunmak.” diyen Microsoft Windows ve Cihazlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Terry Myerson, “Microsoft ve Yandex’in uzun süredir devam eden başarılı bir ortaklığı var. Windows Phone’a belli ülkelerde Yandex arama motoru entegre edilmiş durumda. Bu bölgelerde Windows 10 ekosistemiyle birlikte kullanıcılarımıza Yandex arama deneyimini sunmayı dört gözle bekliyoruz.” şeklinde konuştu.

Yandex CEO’su Arkady Volozh ise: “Windows 10 başarısını çoktan kanıtladı ve büyüme potansiyeli olduğunu da net biçimde gösterdi. Microsoft’un yerel pazarlarda güçlü oyuncularla iş birliği yapmaya hazır olmasının etkisi de burada önemli bir rol oynuyor. Bu yeni anlaşma, Microsoft ile geçmişe dayanan iş birliğimizin gelişim sürecinde beklenen bir adım ve ürünlerimizin yüksek kalitesini de doğular nitelikte.” dedi.

Türk Oyunu 1010! Dünyada 40 Milyon Kez İndirildi

Türk oyun şirketi Gram Games’in genç ve yaratıcı ekibinin elinden çıkan 1010!, çıkışından tam 1 yıl sonra tüm dünyada 40 milyon indirilme sayısına ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. 117 ülkede en çok indirilen 100 mobil oyun arasında yer alan 1010!’u her gün ortalama 3,5 milyon kişi oynuyor. Oyuncu kitlesinin %65’ini kadınların oluşturduğu 1010! en çok ABD, Çin ve İngiltere’de oynanırken, Türkiye’de de 1,5 milyon kişi oyunu indirmiş durumda.

Türk oyun şirketi Gram Games’in tüm dünyada büyük beğeni toplayan oyunu 1010! birinci yaşını doldurduğu Ekim ayında 40 milyon indirilme sayısına ulaşarak büyük bir başarıya imza attı. Gram Games’in genç, yaratıcı ve dinamik ekibi tarafından geliştirilen, iOS, Android ve Windows Phone platformlarında ücretsiz olarak sunulan 1010!, kullanıcıların beğenisine sunulmasından sonra 20 gün içinde 1 milyon kez indirilerek önemli bir başarı elde etmişti.

Her Gün 3,5 Milyon Kişi Oynuyor

Birinci yılın sonunda 40 milyon kez indirilen 1010!’u tüm dünyada her gün ortalama 3,5 milyon kişi oynuyor. 1010! oynayanların %65’ini ise kadınlar oluşturuyor. 117 ülkede en çok indirilen 100 mobil oyundan biri olan 1010! tüm dünyada en çok ABD’de indirildi. 1 yıl içinde 1010!’un toplam 8,3 milyon kez indirildiği ABD’yi 4,5 milyon indirme ile Çin ve 2,4 milyon indirme ile İngiltere takip ediyor. Kendi evi Türkiye’de de en çok oynanan mobil oyunlar arasında yer alan 1010!’u geçtiğimiz 1 yılda 1,5 milyon kişi indirdi. 1010!’u Türkiye’de günde ortalama 150 bin kişi oynuyor. Tüm dünyada her gün toplam oynanma süresi 200 yılı aşan 1010!’da şimdiye kadar elde edilmiş en yüksek skor ise 572.874.

Skechers Go Run Ultra 2 ile Rekorlarınızı Tazeleyin

Koşu ayakkabılarında kullandığı teknolojiler sayesinde her yeni modeliyle devrim yaratan Skechers, ekstra tamponlama özelliğine sahip yeni Go Run Ultra 2 modelini kadın ve erkek koşucuların beğenisine sundu. Diğer Go Run modellerinde de bulunan tamponlama özelliğinin yükseltildiği Go Run Ultra 2 modeli, koşuculara ekstra rahatlık sunuyor. Atılan her adımda itme etkisi yaratan tamponlar, koşucuların maksimum performansa ulaşmasını sağlıyor. Profesyonel koşucular yanında koşuyla ilgilenen herkesin rahatlıkla kullanabileceği SkechersGo Run Ultra 2, özel taban yapısı sayesinde bel, diz ve eklemlere binen yükü hafifleterek daha sağlıklı bir koşu deneyimi sunuyor. Go Run Ultra 2, her tür zemine uyum sağlayan tabanıyla asfalt, toprak, çimen ve koşmanın en zor olduğu kum zeminde dahi koşuculara rahat bir deneyim sağlıyor. Skechers Go Run Ultra 2’nin kadın modeli KDV dahil 359 TL’lik, erkek modeli ise KDV dahil 379 TL’lik fiyatıyla tüm Skechers mağazaları, seçkin perakende zincirleri ve www.skechers.com.tr adresinde yer alıyor.

PepsiCo Tüm Dünyada 6 Milyon Kişiye Temiz ve Güvenli Su Sağlıyor

Fayda Gözeten Performans vizyonuyla, faaliyet gösterdiği bölgelerde çevresel ve toplumsal sürdürülebilirlik konularında çalışmalar yapan PepsiCo ve PepsiCo Vakfı, temiz ve güvenli su kaynaklarının sağlanması kapsamında yaptığı çalışmalarla tüm dünyada toplam 6 milyon kişiye güvenli ve temiz su sağlıyor.

Temiz ve güvenli su kaynaklarının giderek azalması dünyanın birçok bölgesinde yaşayanlar için çok büyük bir sorun teşkil ediyor. Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulan raporlara göre, 2025 yılına gelindiğinde 1,8 milyar insanın güvenli ve temiz suyun çok az miktarda bulunduğu bölgelerde yaşayacağı öngörülüyor. Bu da yakın gelecekte başta sağlık olmak üzere ekonomik ve toplumsal alanda büyük problemlerin yaşabileceği anlamına geliyor.

Fayda Gözeten Performans vizyonuyla, faaliyet gösterdiği bölgelerde çevresel ve toplumsal sürdürülebilirlik konularında çalışmalar yapan PepsiCo ve PepsiCo Vakfı, temiz ve güvenli su kaynaklarının sağlanması ve su tasarrufu konusunda önemli projelere ve ortaklılara imza atıyor. Bu kapsamda, 2015 yılı sonunda 6 milyon kişiye temiz ve güvenli su dağıtımı hedefi koyan PepsiCo, bu hedefine şimdiden ulaştığını duyurdu.

PepsiCo Türkiye’de 11,5 Milyon Ton Su Tasarrufuna İmza Attı

PepsiCo Türkiye, 18 ilde, 3400 hektar alan üzerinde, 27 tedarikçi ve 380’den fazla çiftçiyle birlikte yürüttüğü sürdürülebilir tarım faaliyetlerinde ve ülkemizde yer alan 5 fabrikasında su tasarrufu konusunda etkin çalışmalar yürütüyor. Fayda Gözeten Performans vizyonu çerçevesinde doğal kaynakların korunmasını en önemli öncelikleri arasına alan PepsiCo Türkiye, uyguladığı sürdürülebilir tarım projelerinde daha az su ile daha verimli üretim için; damla sulama, mini yağmurlama ve pivot sulama sistemleri kullanıyor.

Cambridge Üniversitesi ile ortak geliştirilen web tabanlı “i-Crop” teknolojisi de PepsiCo Türkiye’nin su tasarrufu çalışmaları arasında yer alıyor. Bünyesinde erken uyarı sistemi ve meteorolojik verileri barındıran bu sistem ile tarlalardaki sulama zamanı ve sayısı optimize edilebiliyor. Geliştirilen özel yazılım sistemi ile meteorolojik verileri aktarıp, toprağın ne kadar suya ihtiyacı olduğunu sensörler sayesinde bildiren i-Crop teknolojisi sayesinde, yüksek miktarda su tasarrufu sağlanıyor ve verim arttırılıyor.

PepsiCo Türkiye, sürdürülebilir tarım faaliyetleri bünyesinde yaptığı tüm su tasarrufu çalışmaları ve fabrikalarında uyguladığı çözümlerle, 2014 yılında toplam 11,5 milyon ton su tasarrufuna imza atmış durumda. PepsiCo Türkiye, 2017 yılına kadar, yaptığı su tüketimini %50 oranında azaltmayı hedefliyor.

Demi Lovato’nun da Tercihi Olan Skechers’lar Türkiye’de!

Ünlü pop yıldızı Demi Lovato’nun yeni sezondaki gözdesi olan Skechers Equalizer ve Flex Appeal modelleri, kadınlara dengeli ve esnek adımlama deneyimi sunma konusunda iddialı… Yan kısımlarında bulunan paneller sayesinde sağlamlığı artıran Equalizer, yürürken, koşarken ve antrenman yaparken çok daha dengeli ve güvenli hareket imkanı sunuyor. Skechers’ın esnekliğiyle ön plana çıkan Flex Appeal modeli ise, dış tabanında kullanılan FlexSole teknolojisiyle ayakkabının ayak tabanıyla uyum içinde hareket etmesini sağlıyor. Dünyaca ünlü pop yıldızı Demi Lovato’nun da antrenmanlarının vazgeçilmezi olan yeni ayakkabılar, Memory Foam teknolojisine sahip iç tabanlarıyla da maksimum rahatlık deneyimi yaşatıyor. Yere sağlam basanların tercihi Equalizer KDV dahil 289 TL’lik ve attığı her adımda esneklik arayanların vazgeçemediği Flex Appeal 299 TL’lik fiyatıyla tüm Skechers mağazaları, seçkin perakende zincirleri ve www.skechers.com.tr adresinde yer alıyor.

 

 

Skechers hakkında

Amerika’da günlük giyim ve çocuk kategorilerinde açık ara pazar lideri olan Skechers, spor ayakkabı kategorisinde de Amerika’nın en popüler markalarından biri. 1992 yılında tüketiciler ile buluşan marka, fonksiyonellik ve tasarımı bir araya getiren ürünleriyle dünya çapında bir ayakkabı fenomeni haline geldi. Özellikle yürüyüş ve koşu ayakkabı modelleri odağında farklılaşan Skechers, sunduğu konfor ve tasarımlarla yepyeni bir dönem başlattı. Britney Spears, Christina Aguilera, The Black Eyed Peas, Robert Downey Jr., Rob Lowe, Matt Dillon, Kim Kardashian gibi isimlerin marka yüzü olduğu Skechers, bugün 160’dan fazla ülkede yer alıyor.

10 Soruda Türkiye’de Fiber İnternet Altyapısının Durumu

TELKODER, 4,5G ihalesi ile yeniden gündeme gelen Türkiye’deki fiber İnternet altyapısının durumunu 10 soruda özetledi.

İnsanların günlük yaşantısında artık vazgeçilmez olan internet hizmetlerinin kalitesi ülkelerin gelişmişlik düzeyini belirleyen önemli bir faktör haline geldi. Hızlı ve kaliteli internet hizmeti sağlayabilmenin yolu da geniş bir fiber altyapısına sahip olmaktan geçiyor. Bu açıdan bir ülkedeki fiber altyapı uzunlukları çok büyük önem taşırken, milli bir değer niteliği taşıyan fiber altyapı şebekesinin tek bir firmanın iradesine bırakılması da o ülkenin rekabetçiliğini ve altyapıda rekabetin gelişimini engelleyebiliyor.

Türkiye’de Elektronik Haberleşme Hizmetlerinin altyapısı olan fiber şebekelerin gelişmesi ve paylaşılması için çalışmalarını sürdüren TELKODER, 4,5G ihale süreci ile yeniden gündeme gelen fiber konusunda ülkemizdeki durumu 10 soruda özetledi.

  • 1-Türkiye’deki toplam fiber altyapı uzunluğu ne kadar?

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından yayınlanan 2015 ilk çeyrek verilerine göre hali hazırda Türkiye’de toplam 250.614 km uzunluğunda fiber altyapı bulunuyor. BTK raporlarına bakıldığında alternatif işletmecilerin toplam 53,3 bin km fiber şebekeye sahip oldukları görülüyor. Türk Telekom ise 197.262 km’lik bir altyapıya sahip. Bu uzunluklar kablo güzergahı uzunlukları değildir, bir adet fiber lifinin uzunluğunu gösteren rakamlardır, bir kablonun içerisinde onlarca fiber lifi bulunabilir.

  • 2-Mevcut fiber şebekenin paylaşılması neden önemli?

Yukarıdaki rakamlara baktığımızda ülkemizde bulunan toplam fiber altyapısının yaklaşık %80’inin Türk Telekom şebekesi olduğunu görüyoruz. Ayrıca, çok büyük çoğunluğu Türk Telekom’un özelleştirilmesinden çok önce, bir kamu kuruluşu olduğu zamanlarda inşa edilmiş yer altı kanal ve gözleri bulunmaktadır. Bu kanal ve gözlerin ücreti karşılığında fiber kablo döşeyebilmeleri için diğer işletmeciler ile paylaşılması ülke kaynaklarının verimli kullanılması anlamına gelmektedir. Fiber altyapı kurma bedelinin yaklaşık %80’inin kazma, kapama gibi inşaat maliyetleri oluşturmaktadır. Türk Telekom’un gerek fiber şebekesini, gerekse kanal ve gözlerini ücreti karşılığında diğer işletmecilerle paylaşmaya gönüllü olması, hem ülke kaynaklarının verimli kullanılmasını, hem de fiber şebekelerin hızla yaygınlaşmasını sağlayacaktır.

  • 3-Türkiye’de fiber şebekelerin paylaşımı konusunda neler yaşanıyor?

Alternatif işletmeciler TEİAŞ, BOTAŞ gibi kuruluşlardan fiber kiralayabiliyor, ancak büyük kapasiteye sahip Türk Telekom’dan fiber şebeke kiralayamıyorlar. BTK tarafından Türk Telekom’dan aydınlatılmamış fiber (yer altında atıl olarak kullanılmadan duran fiber) kiralama düzenlemesi yapılmış olmasına rağmen düzenleme henüz çalışmıyor, diğer işletmeciler tesis paylaşımı kapsamında Türk Telekom’un kanal ve gözlerini kullanamıyorlar. Diğer ülkelere baktığımızda ise Belçika, Almanya, Danimarka, İspanya, Fransa, İtalya ve Portekiz’de fiber şebekenin paylaşılmasına yönelik anlaşmaların yapıldığı görülebiliyor.

  • 4-Tüm dünyada fiber yatırımlarının arttırılması için teşvikler uygulanıyor. Türkiye’de fiber yatırımı yapmak isteyen yeni nesil işletmeciler neler ile karşı karşıya?

Kaynakların etkin olarak kullanılması prensibi gereğince, bir ülkedeki en geniş fiber şebekeye alternatif başka şebekelerin kurulması gerek maliyet gerekse de çok uzun vakit alması nedeni ile her zaman etkin olmuyor. Bu nedenle, tüm dünyada öncelikli olarak mevcut altyapının paylaşımı esası kabul görüyor. Ülkemizde, maalesef böyle bir anlayış henüz benimsenmedi. Ancak işin en önemli kısmı, Türk Telekom’un kendi şebekesini paylaşmak istememesinden ötürü yeni fiber şebeke tesis etmek isteyen yeni nesil işletmeciler yatırım yapmak istemelerine rağmen çok çeşitli engellerle karşı karşıya kalıyor. Fiber şebeke yatırımı yapmak isteyen yeni nesil işletmeciler için iki yol bulunuyor. Bunlardan ilki, kendi şebekesini kurmak. Bir işletmecinin kendi şebekesini (fiber kablo, kanal, göz) kurabilmesi ve kamu/özel mülkiyet altındaki arazilerden geçebilmesi için kazı yapma izni alması gerekiyor. Bu konuda UDH Bakanlığı tarafından yapılan düzenlemeler beklenen sonuçları vermekten çok uzak.

İkinci yol ise “Tesis Paylaşımı” adı verilen mevcut milli yeraltı kablo kanallarından isteyen işletmecilerin makul bir bedel karşılığı faydalanması yolu. Bu yolla her işletmecinin kendi kazısını yapmasının yerine, mevcut kurulmuş fiber şebekesinin bedelini ödeyen diğer işletmeciler tarafından kullanılması amaçlanıyor. Bu sayede fiber şebekelerin yaygınlaşması büyük hız kazanabiliyor. BTK’nın ilgilendiği “Tesis Paylaşımı” konusunda da çok gecikmeli olarak yapılan düzenlemeden beklenen sonuç alınabilmiş değil.

Kısacası fiber şebeke yatırımı yapmak işletmeciye “dur, yatırım yapamazsın” deniyor. Bununla birlikte BTK’nın 2011 tarihli Fiber Muafiyet kararı sektöre yeni işletmecilerin girişini ve sektörde yer alan diğer işletmecilerin Türk Telekom ile rekabet etmesini güçleştiriyor.

  • 5-Türkiye’de son dönemde fiber altyapı için ne kadar yatırım yapıldı?

Kasım 2011’de alınan fiber muafiyet kararı ile Türk Telekom’un fibere yatırım yapmasının teşvik edilmesinin amaçlandığı belirtilmişti. Karar öncesi 2011 yılı sonunda yıllık 1,37 Milyar TL olan Türk Telekom yatırımları, 2014 yılı sonunda yıllık 1 Milyar TL’ye geriledi. Yeni nesil işletmecilerin ise olumsuz koşullara rağmen yatırımlarını giderek daha fazla artırdığı görülüyor. Yeni nesil işletmecilerin fiber yatırımlarının toplam gelirleri içerisindeki oranı %21’e ulaştı. Türk Telekom’da ise bu oran %13 seviyesinde. Bu rakamlar bize, Türk Telekom’u koruyan her türlü düzenlemeye rağmen, yeni nesil işletmecilerin büyüklüklerine oranla Türk Telekom’a göre çok daha fazla yatırım yaptığını gösteriyor. Alternatif işletmecilerin fiber altyapı kurmalarının önündeki engellerin kaldırılması ve bu şebekelerin gelişmesi halinde alternatif işletmecilerin fiber şebekesini ülkenin her köşesine götürüleceği muhakkaktır.

  • 6-Türkiye’de fiber altyapı uzunluğundaki büyüme oranı ne kadar? Fiber abone sayısı yeteri kadar artıyor mu?

2011’de %17-18’ler seviyesinde olan fiber uzunluklarındaki büyüme oranının 2014 yılında %5’lere düştüğü görülüyor. Türk Telekom, 2009 yılı sonunda 128.150 km olan fiber şebekesini 2015 birinci çeyreğinde 197.262 km’ye çıkararak bu sürede fiber şebekesini %54 oranında artırdı. 2004 yılında lisanslarını alabilen alternatif işletmeciler ise 2009 sonunda 23.674 km olan fiber şebekelerini 2015 birinci çeyreğinde 53.452 km’ye çıkararak aynı dönemde fiber şebekelerini %125 oranında artırdılar.

Türk Telekom’dan elde edilen verilere göre Türkiye’de fiberden internete bağlanan abone sayılarındaki artışta da önemli ölçüde yavaşlama olduğu görülebiliyor. 2011 yılında %75’ler seviyesinde olan fiber abone sayısı artış oranı 2014 yılına gelindiğinde %20’lere düştü.

  • 7-Nüfusa göre sabit genişbant yaygınlık oranında Türkiye’nin dünyadaki durumu nedir?

OECD’nin 2014 yılsonu verilerinde nüfusa göre sabit genişbant yaygınlık oranlarında Türkiye’nin en sonlarda olduğu (34 ülke içerisinde 33.) görülüyor. Bu verilere göre, Türkiye’de nüfusa göre fiber yaygınlık oranı %1,9 iken OECD ortalaması ise %5’ler seviyesinde.

  • 8-Fiber abone sayısının toplam sabit genişbant abone sayısına oranı açısından Türkiye’nin dünyadaki durumu nedir?

Türkiye’de fiberden internete bağlanan abone sayısının toplam internete bağlanan abone sayısına oranı %16,8 seviyesinde. Yani, sabit internet kullanan her yüz kişi içerisinde sadece 17 kişi fiberden internete bağlanabiliyor. Ülkemizde gelinen durumu değerlendirebilmek için “sonda kalan ülkeler” ile kıyaslama yapmak bizi yanıltır. Örneğin; OECD verilerine bakıldığında, toplam genişbant aboneliği içerisinde fiber aboneliğinin payının en düşük olduğu ülkelerden (30 ülke) bazıları Almanya (29. sıra), Fransa (26. sıra), İtalya (25. sıra) olarak gözüküyor. Bu noktada, Türkiye’nin verilerinin listenin en sonundaki ülkeler ile kıyaslanması doğru değil. Aynı veriler içerisinde Türkiye’nin önünde Japonya (%72), Kore (%67), İsveç (%42), Danimarka (%20), Estonya(%34), Norveç (%28), İzlanda (%23), Portekiz (%21) gibi 12 ülke bulunmakta. Bütünsel bir değerlendirme yaptığımızda, Türkiye’nin bu oran ile OECD ortalamalarının altında kaldığı görülüyor.

  • 9-Türkiye’de kaç hanede fiber internet kullanılıyor?
Fiber Yaygınlık Oranı Kablo Fiber Şebeke Paylaşımı
Fransa %14,3 %31,18 Evet
İtalya %9 0 Evet
İspanya %45 %47,8 Evet
Portekiz %22 %83 Evet
Hollanda %29 %99 Hayır
Finlandiya %53 Bilgi yok Bilgi yok
Litvanya %93 %42,8 Bilgi Yok
Norveç %37 %49 Hayır
İsveç %54,2 %34 Hayır
TÜRKİYE %14,4 %17 Hayır

Cullen International tarafından hazırlanan 2015 birinci çeyrek verilerine göre; Türk Telekom tarafından yaklaşık olarak 3 milyon ev ve işyerine fiber şebeke (FTTH/B – Fiber To The Home/Building) ulaştırıldığı görülebiliyor, bu rakam toplam hanelerin %14,5’üne tekabül ediyor. Yukarıdaki tablodan da görülebileceği gibi, diğer ülkelerle kıyaslandığında bu oranın oldukça düşük olduğu göze çarpıyor.

Yine Cullen tarafından yapılan aynı çalışmada Türk Telekom’un FTTH/B abone sayısı 727.000 olarak belirtiliyor. Toplam sabit genişbant internet abone sayısı 6.7 Milyon olan Türk Telekom’un fiber abone sayısı toplam abone sayısının henüz %10,8’ine denk geliyor. Diğer bir deyişle Türk Telekom’un sabit internet abonelerinin %90’ı fiber bağlantı kullanmıyor.

  • 10-Türkiye’deki mevcut fiber altyapısı 4,5G’ye geçiş için yeterli düzeyde mi?

4,5G teknolojisi için fiber altyapısı olmazsa olmaz bir faktör. 4,5G ile ortaya çıkacak olan büyük kapasitenin taşınabilmesi için her baz istasyonunun fiber ile merkez santrallere bağlanması gerekiyor. Yeni ihale ile hali hazırda 65.000 civarında olan baz istasyonu sayısı çok daha artacak. Bu sebeple fiber şebekelerin hızla yaygınlaştırılması şart. 4,5G için fiber altyapının tahminen 5-6 kat artırılması gerekiyor.

 

Bilgi için: F5 İletişim Danışmanlığı0216 349 40 43 – ofishalki@f5-pr.com

Murat Demirok – muratdemirok@f5-pr.com / 0533 730 58 53
Emre Demiray – emredemiray@f5-pr.com / 0533 437 90 04

HyperX’ten Yeni DDR3L ve DDR4 RAM Seçenekleri!

Kingston Technology’nin iştiraki olan HyperX, RAM ailesine eklenen 2 yeni modeli duyurdu. Düşük güç tüketimiyle öne çıkan HyperX Fury DDR3L RAM ve dizüstü ile mini PC’ler için geliştirilen HyperX Impact DDR4 SO-DIMM RAM ailesi tanıtıldı.

Oyun ve performans tutkunları için geliştirdiği ürünlerle dikkat çeken HyperX, giriş seviyesi oyuncuları ve donanım meraklılarını hedef aldığı iki yeni RAM ailesini duyurdu. 1.35V’ta çalışarak, daha az enerji harcadığı gibi yüksek ısı sorunu da yaşamayan HyperX Fury DDR3L ve yeni nesil notebooklar için DDR4 deneyimi sunan HyperX Impact DDR4 SO-DIMM RAM’ler tanıtıldı.

1600 MHz ve 1866 MHz frekans değerlerine sahip 2 modeli bulunan HyperX Fury DDR3L RAM’ler, 8 GB ve 16 GB’lık çift kanallı kit’ler halinde satışa sunulacak. 4 GB ve 8 GB’lık modüllerden oluşan siyah, asimetrik soğutucu tasarımına sahip HyperX Fury DDR3L, 6. Nesil Intel Core işlemci ailesi (Skylake-S) ve 100 Series Chipset’e uyumlu olarak geliştirildi.

2133 MHz ve 2666 MHz frekans değerlerine sahip 2 modelle satışa sunulacak olan HyperX Impact DDR4 RAM’ler, notebook ve mini PC gibi küçük formlu cihazlarda yüksek performans elde etmek için geliştirildi. 4 GB ve 8 GB’lık modüller olarak geliştirilen Impact DDR4 RAM’ler, 8 GB ve 16 GB’lık çift kanallı kit’ler halinde raflarda yer bulacak.

  

HyperX’e Ulaşabileceğiniz Adresler:

YouTube: http://www.youtube.com/kingstonhyperx / https://www.youtube.com/user/KingstonHyperXTR

Facebook: http://www.facebook.com/hyperxcommunity / https://www.facebook.com/HyperxTurkiye

Twitter: http://twitter.com/hyperx

LinkedIn: http://www.linkedin.com/company/164609?trk=tyah

Google+: https://plus.google.com/u/0/+kingston/posts

 

HyperX Hakkında

Kingston Technology’nin yüksek performanslı ürünlerinin iştiraki olan HyperX, yüksek hızda DDR3 ve DDR4 bellek, SSD, USB bellek ve oyuncu ekipmanları gibi ürün gamına sahip. Oyuncuları, hızaşırtmacıları ve PC tutkunlarını hedefleyen HyperX, kalitesi, performansı ve yenilikçiliği ile tüm dünyada biliniyor. Kendini eSporlara adayan bir marka olan HyperX, bugün dünya çapında 20’den fazla takıma sponsorluk ve Intel Extereme Masters’ın ana sponsorluğunu yapıyor. HyperX, Brezilya Oyun Fuarı, China Joy, DreamHack, gamescom ve PAX dahil olmak üzere pek çok fuara katılım sağlıyor.

Yandex.Haritalar, Apple Watch ile Artık Kolunuzda

Yandex.Haritalar yeni sürümü ile birlikte iOS9 işletim sisteminin yanı sıra Apple Watch’u da desteklemeye başladı. Apple Watch sahipleri yeni sürüm ile Yandex.Haritalar uygulamasını cihazlarından kullanabilecekler.

Piyasaya çıktığı andan itibaren tüm dünyada popüler olan Apple Watch, 31 Temmuz’dan itibaren Türkiye’de de resmi olarak satışa sunuldu. Dünyadaki ve Türkiye’deki gelişmeleri yakından takip eden Yandex, en çok beğenilen uygulamalarından biri olan Yandex.Haritalar’ın en önemli bazı özelliklerini vakit kaybetmeden Türkçe olarak Apple Watch’a taşıdı.

Küçük ekran boyutu için özel olarak tasarlanan bir kullanıcı arayüzüne sahip olan Yandex.Haritalar’ın Apple Watch sürümünde, bulunduğunuz şehrin trafik durumu ve önceden belirlenen ev ya da iş yeri gibi noktalara trafik yoğunluğu da göz önünde bulundurularak ne kadar zaman sonra varılabileceği, özel tasarlanmış özet sayfalarından kolaylıkla görülebiliyor.

Apple Watch için Yandex.Haritalar’ı buradan indirebilirsiniz.